güzellik-bakım | Kaideler

Görünmez diş telinin diğerlerinden avantajı nedir?

Teknoloji sürekli ilerliyor. Sağlık sektöründe yapılan yenilikler ise insanlara hem kolay hem de estetik tedavi olanakları sunuyor. Diş teli tedavilerinde de her geçen gün yeni yöntemlerle tedavi süreci ve başarı oranı daha da artıyor. Öncelikle diş teli takmakta en büyük amacın estetik görünüm olduğunu unutmamak gerekir. Diş yapısı bozuk olanlarda bu eğrilik çarpıklık da olabilir üst üste binen dişler de olabilir, uygulanan tek tedavi yöntemi diyebiliriz. Kendi içinde farklı uygulama ve ürün değişiklikleri olsa da diş eğriliklerini düzeltmenin tek yolu diş teli tedavisi yaptırmaktır. Bu tedavide görünmez diş teli, şeffaf diş teli ve metal diş teli gibi seçenekleriniz olacaktır.

Yaygın olarak kullanılan üç tane görünmez diş teli modeli vardır. Bunlardan ilki sağlam ve uzun yıllar kullanabileceğiniz ve en çok tercih edilen şeffaf porselen diş teli modelidir. Bu uygulamada braketler şeffaf porselenden yapılmıştır. Tek tek yapıştırılır ve estetik bir görünüm yaratır. Son derece hijyenik bir yapıya sahiptir. Braketler yapıştırıldıktan sonra diş teli geçirilir. Görünmez diş teli modellerinde yaygın olarak kullanılan diğer bir yöntem ise dişin arka yüzeyine uygulanan yöntemdir. Bu kısımda ister metal ister şeffaf braket seçebilirsiniz. Çünkü dişin arka yüzeyinde olduğu için gözükmeyecektir. Dişin arka yüzeyinde yapılan bu uygulamada diş teli takılır ve tedavide aynı ön yüzeyde uygulanan başarıya ulaşılır.

Takılıp çıkarılan şeffaf diş plakları ise biraz daha farklı bir yöntemdir. Bunu biraz daha ileriki yaştaki hastalar tercih eder. Ancak tamamı ile şeffaf bir yapıya sahiptir ve görünmez diş teli alanında son derece başarılı bir çalışmadır. Bu uygulamada tel yoktur ve kullanımı da son derece kolaydır. Ortodonti tedavisi ile artık dişlerinizdeki eğriliklerin hiçbir bahanesi olmayacak. Farklı diş teli uygulamaları ile hem dişlerde hem de çene eğriliklerinde yüksek başarılara ulaşılıyor. Hem diş sağlığınız hem de ağzınızdaki estetik yapının düzgünleşmesi için diş teli taktırmalısınız. Gençler, çocuklar, anneler, babalar kısacası her cinsten ve her yaştan insan diş teli taktırabilir.

Şeffaf Diş Telinin Diğerlerinden Avantajı Nedir?

Diş telli taktırması gereken kişiler metal, porselen ve şeffaf diş telleri arasından kendi diş yapısı ve çene yapısına uygun olanı tercih etmektedir. Diş telleri kullanan kişiler estetik görünüm açısından da şeffaf diş teli uygulamasını seçmektedirler. Diş telleri insanların sağlıkları açısından da önem taşımaktadır. Kullanımı ve temizlik bakımından şeffaf diş teli tercihler arasında ilk sırayı almaktadır. Şeffaf olan diş teli ileri teknolojinin üretimi olması bakımından cama benzeyen malzemelerden üretilmektedir. Bu diş telinin estetik görünümünden dolayı tercih edilen teller arasında bulunmaktadır. Gençlerin bozulan ve çapraşık olan dişlerinin tedavisinde metal teller yerine şeffaf diş teli her zaman ilk sırada olmaktadır.

Diş telinin şeffaf olması bakımından görünümde estetiklik sağlaması, gülümsemelerde dişe takılan tellerin kaba görünümü yerine estetiklik olayını ortaya çıkarması avantaj sayılabilecek durumlardan olmakta kullanım ve temizlik konusunda kişilere rahatlık sağlamaktadır. Metal diş tellerine benzemeyen ve diğerlerinden farklı olmasının sebebi ise dişe şeffaf kaplamanın yapılarak dişin aynı görünümde olmasını sağlamasıdır. Şeffaf diş teli kullanan hastaların tedavi gördüğü dişlerdeki şeffaf telin görünmemesinden dolayı anlaşılmamaktadır. Hekimlerin Clear Aliger olarak bilinen bu uygulamalar ortodonti tedavi tekniklerinden olmaktadır. Bazen dişlerine tel taktıran kişiler gülmeyi ve konuşmayı unutmaktadır. Güldükleri zaman görünümde çirkin görünen diş tellerinin görünmesinden sakınmaktadırlar. Şeffaf diş telinin uygulanmasını tercih etmelerindeki ilk neden bundan dolayı olmaktadır. Diş telinin şeffaflığı nedeni ile gülümsemelerde bile estetik olması insanları mutlu edebilecek derecededir.

Diş telleri insan hayatında önemli yer tutmaktadır. Kişilerin dişlerinde oluşan bozuklukların giderilebilmesi için mutlaka uzman hekime başvurularak gereken tedavi yöntemleri hakkında bilgi almak çok önemlidir. Ortodonti uzmanları bu konuda hastaları için uygun olan tedavi konusunda yapılabilecekleri anlatarak hastasını uygulamalar hakkında aydınlatmaktadır. Hastanın diş yapısı ve çene yapısına uygun metal diş teli, seramik diş teli ya da şeffaf diş teli takılması konusunda önerilerde bulunarak yardımcı olmaktadır. Genelde hastalar hem sağlıkları için hem de estetik görünmek için şeffaf telleri tercihleri arasında bulundurmaktadır.

El Bakımı İçin Birkaç Öneri

Özellikle kadınlar için hayati önem taşımaktadır. Aslında kadınların her ortamda ve her koşulda ellerine bakmaya çalıştıkları bilinmektedir. El bakımı ihmal edilirse hem görünüm hem de his açısından sorunlar ortaya çıkacaktır. El bakımının önemi yadsınamaz olsa da çok basit el bakım yöntemleri vardır. Özellikle evde hazırlanabilen el bakımı için öneri olarak sunulan yöntemler sayesinde istenilen temizlik ve görünüme kısa sürede ulaşılabilir. Bu yazıda el bakımının en önemli unsurlarını bulacaksınız.

Kuru ve çatlamış eller için hangi bakım yöntemleri kullanılmalıdır?

Eller sadece soğuk havalarda yaralanmaz. Ayrıca ellerin sıcak ve güneşli havalarda kuruduğu bilinmektedir. Ellerin belirli zamanlarda kuruması ve çatlamasının ciddi bir risk olduğu unutulmamalıdır. Kadınların evde kullandıkları temizlik ürünlerinin yanı sıra, suya aşırı maruz kalma, kimyasal içeren temizlik ürünleri kullanımı gibi nedenlerle eller kurur ve çatlar.

Kuru ve çatlamış ellerin bakımı için en iyi zaman yatmadan öncedir. Gece yatmadan önce yapılan el bakımı ile sabah uyandığınızda elleriniz daha yumuşak ve sağlıklı görünecek. Kuru ellere çare bulmak istiyorsanız uzaklara bakmanıza gerek yok! Mutfakta kullanılan zeytinyağının el bakımında önemli bir rol oynadığı söylenmelidir.

Zeytin yağı; Kuru ellerin yumuşatılmasında önemli rol oynar. Bunu yapmak için evde çok basit bir şekilde içerik hazırlayabilirsiniz. Zeytinyağı ve birkaç damla limonu bir kaseye alıp karıştırıp ellerinize uygulayabilirsiniz. Bu karışımı ellerinize uyguladıktan sonra ellerinizin çok daha yumuşak ve hatta ipeksi hale geleceğini söyleyebilirsiniz. Zeytinyağı ve limon karışımını ellerinize sürdükten sonra 15-20 dakika bekleyin ve ılık su ile durulayın. Bu basit el bakımı yönteminin işe yaradığını söylemek gerekir. Sonuç olarak insanların koronavirüs salgını nedeniyle evden çıkamadığı bu günlerde kadınlar için etkili ve pratik bir el bakımı yöntemi olacak.

Ayrıca daha fazla bilgi için daha önce yazdık, Ellerinize nasıl bakılır? Yazımızı da okuyabilirsiniz…

Ellerinizi kuru tutmak için ne yapmalısınız?

Her cildin belirli bir nem seviyesine sahip olması gerekir. Cilt belli bir nem seviyesinin altına düştüğünde ellerde kuruluk, çatlaklar ve kırışıklıklar oluşur. Bu sorunu önlemek için evde yine de basit bir karışım yapabilirsiniz.

Evde nemlendirici maske yapmak istiyorsanız patates ve vazelin ile yapabilirsiniz. Öncelikle patatesleri sıcak suda haşlayıp kabuklarını soyduktan sonra yoğurmalısınız. Patates püresine biraz vazelin ekleyerek karışımı yapabilirsiniz. Pişmiş patates ve vazelin karışımınıza bir dilim papatya ekleyebilirsiniz. Bu karışımı ellerinize masaj yaparak uygulayabilirsiniz. Karışımı ellerinize uyguladıktan sonra ellerinizi bir peçeteye sarın ve 20-25 dakika bekleyin. Bu süreden sonra ellerinizi ılık su ile yıkamalısınız. Sonuç olarak, ellerinizin nem seviyesinin eskisinden çok daha iyi olduğunu göreceksiniz.

Badem yağını el bakımı önerileri arasında evde yapabileceğiniz bir diğer karışım olarak da kullanabilirsiniz. Badem yağı; Bu birçok yönden faydalı olsa da, özellikle eller için faydalıdır. Badem yağı sayesinde ellerin çabuk kuruması ve çatlaması engellenir. Badem yağını elinize hafifçe sürdükten sonra biraz bekleyin. Ellerde iyileşme yakında fark edilecektir.

Badem yağının yanı sıra vazelin de el bakımı için gerekli bir diğer bileşendir. Yağlı ve kremsi bir kıvama sahip olan vazelin sürmeden önce ellerinizi ılık suyla yıkayın. Ardından vazelinle ellerinize masaj yapın. O zaman 10-15 dakika beklemelisiniz. Vazelin; Kısa sürede cilt kuruluğunu düzenler. Ayrıca ellerinize daha parlak bir görünüm kazandıracaktır. Vazelin, tırnak ve el bakımında etkili sonuçlar verir. Kuru ellerden hızlı bir şekilde kurtulmanın çaresini arıyorsanız, petrol jölesi sizin için doğru seçimdir.

Uyurken Nasıl Kilo Verilir?

İdeal kiloyu korumak veya kilo vermek için çok çalışıyoruz. Uyku sırasında büyüme hormonları yükselmeye başlar, bu da metabolizma hızının da arttığı anlamına gelir. İyi uyurken dikkat etmeniz gereken birkaç basit kuralla uyurken kilo verebileceğinizi biliyor muydunuz? Sağlıklı beslenmenin ve düzenli egzersiz yapmanın yanı sıra belirli bir uyku düzenine bağlı kalarak kolayca kilo verebilirsiniz. Araştırmalar göstermiştir ki; Yatmadan önce alınan protein, uyku sırasında daha fazla kalori ve yağın yakılmasına neden olur. Gece uyuma alışkanlığınız yoksa mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin hormonunun salgılanmasını da etkiler. Gün içinde yükselen serotonin, gece geç saatlerde azalacak ve gereksiz abur cubur yemeniz gerekecek. Böylece düzenli uyumak, fazla kalori almanızı engelleyecektir.

Sağlıklı ve kaliteli bir uyku için dikkat etmeniz gerekenler;

Geceleri uyarıcı içecekler içmekten kaçınmalısınız,

Kafeinli kahve, çay gibi içecekleri gün boyunca kontrollü bir şekilde tüketmelisiniz.

Yatak odanız oturma odanızdan biraz daha serin olmalı,

Mavi ışık denilen teknoloji ürünlerinin yaydığı alandan uzaklaşmalısınız,

Uyumak istediğiniz yerin karanlık ve sessiz olduğundan emin olmalısınız,

Son öğün olan akşam yemeğinde ağır ve yağlı yiyecekler yememelisiniz,

Gece egzersiz yapmak enerjiyi arttırdığı için gün içinde egzersiz yapmaya çalışmalısınız.

Daha rahat uykuya dalmanıza ve vücudunuzu yenilemenize yardımcı olmak için yatmadan önce ılık bir duş almalısınız.

Papatya gibi rahatlatıcı ve uykulu bitki çaylarından destek alabilirsiniz.

Gün içinde uyumamaya çalışın. Erken uyursanız gece uyanabilirsiniz.

Uzmanlar tarafından belirlenen yeterli uyku süreleri; Çocuklar ve ergenler için 12 saat, genç yetişkinler için 7-8 saat ve yaşlılar için (70-80 yaş arası) 6,5 saattir. Uykunuzun uzunluğu kadar uykunuzun kalitesinin de önemli olduğunu unutmamalısınız.

Uykuda kilo vermek için ne yapmalı?

Oda sıcaklığını ayarlayın… Yaz geceleri çok sıcak bir odada uyuyamadığınız gibi, normalden çok daha serin bir odada da uykunuz kaçacaktır. Uyurken sağlığınız ve kilo vermeniz için yatak odanız ortalamanın sadece birkaç derece altında olmalıdır. Vücuttaki kahverengi yağ dokusunun arttığını ve düşük sıcaklıktaki bir ortamda uyursanız daha fazla kalori yakacağınızı bilmelisiniz.

Protein Diyeti Yapın… Proteinin en belirgin hedeflerinden biri kas iyileşmesidir. Vücudunuzun uyku sırasında kas aşınmasını ve yıpranmasını yeniden kazanmasına yardımcı olmak için yatmadan önce yüksek proteinli yiyecekler yemelisiniz. Bu durumda yatmadan önce alınan proteinlerin uyku sırasında kalori tüketmeye devam ettiği söylenebilir. Bu bilginin bu konuda yapılan araştırmalarla da doğrulandığını belirtmek isteriz.

Akşam yemeği ile yetinmeyin… Evet, günün son öğünü olan öğle yemeğinde tok olmak en sık yapılan hatalardan biridir. Akşam yemeğinde tükettiğiniz tüm yiyeceklerin sizi tekrar kilo aldıracağını bilmelisiniz. Bu nedenle, orta derecede tok hissetmeye başladığınızda, kendinizi tok hissetmeden önce akşam yemeği yemeyi bırakmalısınız.

Düzenli Uyku Saatleri Belirleyin… Ertesi gün uyanarak daha enerjik hissetmek ve uyurken kalori yakmak istiyorsanız kendinize bir zaman belirlemelisiniz. Her gece aynı saatte uyuyanlar ile düzensiz uyuyanlar arasında yapılan araştırmalar, belirli uyku düzenine sahip kişilerin uyurken yağ yaktığını göstermiştir. Uyurken kilo vermek isteyenlerdenseniz; Hemen kendinize bir uyku programı hazırlamalı ve uyku kalitenizi arttırmaya çalışmalısınız.

Kilo Verirken Yapılan Yanlışlar Nelerdir?

Kış aylarında metabolik yavaşlamalarla mücadele ederek kilo vermek isteyenlerin sayısı artıyor. Dengeli ve düzenli beslenmezsek vücudumuz soğuk havalarda kilo almaya çok daha uygun hale gelir. Sağlıksız beslenmeyle birlikte kilo verme süreci içerisinde yapılan hatalar da eklendiğinde kilo alımı kaçınılmazdır. Ne yazık ki kilo verme sürecinde yapılan bu hatalar kilo alımına yol açabilmektedir. Bu nedenle işitsel bilgileri kullanarak bilinçsizce hareket etmemek gerekir. Metabolizmayı olumsuz etkileyen bir durum ortaya çıktığında sorun kalıcı olabilir. Böbrek yetmezliği, kalp krizi, damar tıkanıklığı, bağırsak sendromları, sinir bozuklukları ve anksiyete, tiroid hormon bozuklukları gibi birçok hastalığa neden olabilir. Kilo vermeye karar verdiyseniz mutlaka bir diyetisyenden yardım almalısınız. Bilinçsiz bir diyetle kilo vermek sadece sağlığınızı bozmakla kalmayacak, aynı zamanda yetersiz ve dengesiz beslenmenizden dolayı durumu daha da zorlaştıracaktır.

En yaygın beslenme hataları

Uzun süredir sıvı detoksifikasyon… Sıvı detoksifikasyonun tüm vücudu temizlediğini biliyoruz. Ancak zamanın dikkate alınması gerekir. Çiğneme fonksiyonunu iptal eden sıvı beslenme yönteminde tüm vitamin ve mineralleri alabilmemiz için içecek şeklinde takviyeler almamız gerekiyor. Örneğin, meyvenin kendisini yemek yerine suyu içiyorlar. Ancak meyvenin kendisi yendiğinde içerdiği lif nedeniyle bağırsaklar normal şekilde çalışmaya devam eder. Kısa süreli kullanım sorun olmasa da uzun süreli sıvı beslenme sağlığımızı tehdit ediyor.
Sınırsız hafif gıda tüketimi… Hafif veya şekersiz olarak etiketlenen gıdalar da bilinçli ve kontrollü tüketilmelidir. Bu tür ifadelere sahip yiyeceklerin kalori içermediğini düşünmek en sık yapılan hatalardan biridir. Bu gıdaları tüketmeden önce mutlaka ne içerdiklerini ve kaç kalori olduğunu öğrenin. Sınırlı veya azaltılmış değerler kafanızı karıştırmamalıdır. Düşük şekerli yiyeceklerin sağlıklı veya şekersiz olduğunu düşünmemelisiniz. Bu besinler kalori içerdiğinden kontrollü tüketilmelidir.
Kontrolsüz bitki çayları içmek… Bazı çayların metabolizmanızı hızlandırdığı ve antioksidan içerdiği için kilo vermenize yardımcı olduğunu biliyoruz. Şişliği giderdiği için gün içinde birçok kez çay içmemelisiniz. Kontrolsüz bitki çayları; Kalp ritmini bozabilir, yüksek tansiyona neden olabilir ve hatta zayıf bağırsak yapısına yol açabilen sağlığı iyileştirebilir. Bu nedenle bitki çayları günde en fazla 2 defa içilmelidir.
Tek bir diyet… Kilo vermek isteyenlerin en sık yaptığı hatalardan biridir. Belirli bir süre sadece protein ve sadece karbonhidrat gibi tek bir diyet yediğinizde, kaçınılmaz olarak sağlığınızı kötüleştirir. Aynı şekilde sadece sebze ya da sadece meyve yiyerek sağlıklı bir kilo veremeyeceğinizi bilmelisiniz. Sağlıklı beslenmede besin çeşitliliği büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle tek öğün tüketmemeniz gerektiğini bilmelisiniz.
Yüksek beklentileri sürdürmek… Kilo vermek sabır ve disiplin gerektirir. 1 haftada 5 kilo vermeyi hedefliyorsanız hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Kilo verme sürecinde adım adım ilerlemeli, kafanıza küçük hedefler koymalısınız. Kısa sürede fazla kilolardan dolayı kilo veren şok diyetlere aldanmamalısınız. Bu tür diyetlerle fazla su vücuttan atılır. Kilo verdiğinizi düşünmeye devam ederseniz, kaybettiğinizden fazlasını alacağınızı bilmelisiniz. Sağlıklı bir şekilde kilo vermek istiyorsanız ideal seçenek haftada 0,5-1 kg vermektir. Üstelik sağlıklı bir şekilde verdiğiniz kilolar kolay kolay geri gelmeyecek. Diyet yaparken veya spor yaparak kilo vermeye çalışırken kendinize gerçekçi hedefler koymalısınız.

Bişektomide Önemli Noktalar

Hollywood Yanak Estetiği Bişektomi ile Yapılır mı?

Bişektomi ve Hollywood yanak estetiği birbiriyle karıştırılır. Hollywood yanak estetiğinde kişiler olduklarından çok farklı görünürken, bişektomide sadece yanak bölgesindeki yağlara müdahale edilir. Bu, kişinin yüzünde tamamen farklı bir görünümle sonuçlanmaz.

Hollywood yanak estetiği daha karmaşık ameliyatlar ile yapılmaktadır. Hollywood yanak estetiğinde alınan yağ oranı daha yüksek ve bişektomiden farklıdır. Ayrıca elmacık kemikleri ve çene bölgesine çeşitli müdahaleler yapılmaktadır.

Bişektomi Ameliyatından Sonra Oluşabilecek Risk Faktörleri

Hemen hemen tüm operasyonlarda beklenmedik durumlar veya risk faktörleri gelişebilir. İnceltici yüz estetiği olarak da bilinen bişektomi ile yağ aldırma ameliyatı sırasında bazı riskler ortaya çıkabilir. Bu nedenle operasyon öncesinde mutlaka bir doktor tarafından detaylı muayene edilmesi ve önceki operasyonların incelenmesi gerekmektedir.

Bişektomi ameliyatı basit bir ameliyat gibi görünse de yüz bölgesindeki sinirler zarar görebilir, yüz sinir felci veya kalıcı hasar meydana gelebilir. Ayrıca tükürük bezleri yağ dokusuna yakınlığı nedeniyle zarar görebilir. Bu nedenle operasyonu gerçekleştiren doktorun uzman olması çok önemlidir.

Bişektomi ameliyatı sonrası ortaya çıkabilecek risk faktörlerinden bazıları şunlardır:

Kanama

Enfeksiyon

Kesilerin zor iyileşmesi

Hematom

Anestezi ile ilişkili durumların riskleri

Sıvı birikmesi (seroma)

Uyuşma veya diğer duyu değişiklikleri

Şişme

Yüz sinir felci

Dil travması

Kardiyak ve Pulmoner Komplikasyonlar

Asimetrik yüz özellikleri

Uygunsuz estetik

Yeniden operasyon olasılığı

Sürekli ağrı

Hastanın iyileşmesi için doktorun önerdiği tedavi yöntemlerini takip etmek zorunludur. Bununla birlikte, herhangi bir cerrahi işlemin komplikasyonları olabileceği unutulmamalıdır.

Bişektomi zararlı mı?

Öncelikle unutulmamalıdır ki bişektomide en önemli faktör hekimdir. Operasyon sırasında kullanılan yöntemler kadar doktorun deneyimi de önemlidir. Doktorun müdahalesi ve yüzün şekillendirilmesi gibi konular tamamen doktorun tecrübesiyle belirlenir.

Bişektominin bilinen bir zararı yoktur, ancak risk faktörleri ameliyattan gelişebilir. Yanaktaki yağ keseleri sinirlere yakın olduğu için ameliyat sırasında sinirler üzerindeki baskıdan dolayı ağrıya neden olabilmektedir. Enfeksiyon riski, bişektomi ameliyatı sırasında karşılaşılan en yaygın faktörlerden biridir.

Sağlıklı Bir Cilt İçin Yapılması Gereken Doğrular!

Güzelliğimiz ve bakım konularında bilgiler bulmak adına başvurabileceğiniz dergiler ile pek çok kadın portalı pratik önerileriyle kadınlara yol göstererek uygulayabilecekleri yöntemler paylaşılıyor. Bu detayları yazımızda da bulabilirsiniz.

Yüzünüz için doğru sabunu seçmelisiniz

Sağlıklı bir cilde sahip olmak isterseniz, yüzünüzü nasıl bir sabunla yıkmanız gerektiğine önem verin.Yüzünüzü sabun ile yıkayacaksanız da cildinizin tahriş olmasını engellemek için Ph değeri cildinize uygun olacak nemlendiricili ve yüksek oranda esans ya da kimyasal madde içermeyen sabunları kullanmanızda fayda vardır. Yüzünüzü yıkamak için kullanacağınız sabunun Ph değeri 5.0 ile 5.6 arasında olup nemlendiricili ve kokusuz olması gerekir.

Yüzünüzle oynamamalı ve sivilcelerinizi sıkmamalısınız!

Çevreden aldığımız alerjen maddelerin ele bulaşması ve ya o elimizi yüzümüze götürmemiz yüzde birtakım kızarıklıklar, sivilce veya benzeri lekeler oluşmasına davetiye çıkarır. Büyüteçli aynalara bakmamanızda faydası bulunmaktadır. Çünkü bu aynalar ile cildinizde oluşan sivilce ile siyah nokta gibi izlerin farkına varıp onlarla oynanabilir. siyah nokta veya sivilcelerin kurcalanması cildinizde yaralara veya iz kalmasına sebep olabilir. bu sebepten ne olursa olsun oynamamalısınız.

Evde yapacağınız cilt bakımını ihmal etmeyiniz!

Cilt bakımının olmazsa olmazı temizlenmiş bir cilttir.Cilt tipinize uyum sağlayacak ürünleri tercih etmelisiniz. Her gün sabah ve aksam olmak üzere günde 2 defa cilt temizliğine hassasiyet göstermelisiniz. Cilt türüne uygun tonikler ile temizleme işlemine devam etmelisiniz.

Ara sıra profesyonel cilt bakımı yaptırmalısınız!

Evde yapılacak cilt bakımının dışında belirli aralıklarla profesyonel cilt bakımı yaptırılması çok daha güzel bir cilde sahip olmanızda etkilisi olacaktır. Profesyonel cilt bakımı için ise, cilt bakım ürünleri yardımıyla ve ya çeşitli cihazlar kullanılarak yapılmaktadır.

Cildin yaşlanmasını geciktirmek için önlem alınız!

Sağlıklı bir cilt istiyorsanız sigaradan uzak durmalısınız. Sigara kullanımı cildin baş düşmanlarındandır. Ciltteki yaşlanmayı hızlandıran sebepler arasında yerini alıyor. Bu nedenle sigaradan uzaklaşmak, cildin tazeliğinin ve ya diriliğinin korunmasında, yaşlanmanın geciktirilmesinde oldukça önemli bir önlem taşımaktadır.

İmplant Tedavi Nasıl Yapılır?

İmplant, diş ekme olarak bilinen tedavi yöntemidir. İyi bir ekipman ve doğru teşhisle başarılı sonuçlar verebilecek olan bu yöntem hastalar için ömür boyu kullanabileceği sağlıklı dişleri vermektedir. Kaybolan dişlerinizin yerine diş estetiğini yapmak ve çiğneme sorunu gidermek için çene kemiğine yerleştirilen yapay diş kökleridir. Kullanılan malzemeler sağlık açısından risk oluşturmaz. Alerji yapmayan kaliteli ürünler kullanmak bu uygulama da esas alınan kuraldır. Yoksa sonuçları kötü olacaktır. Diş implant nasıl yapılır? Sorusuna vidalar kullanılarak yapılır diyebiliriz. Çene kemiği içine yerleşebilecek kalınlıkta olan bu vidalar son derece steril olmak zorundadır. Çünkü dişlerinizin köklerinin temizlendiği yerlere bu vidalar kök olarak yerleştirilecektir. Uygulanacak bölge öncelikle belirlenerek bu implant yapılan vidalara uygunluğu anlaşılır. Diğer dişler temizlenerek varsa çürükleri onarılır. Ağız yapısı hijyenik ve dişler tamamen sağlıklı olmalıdır. İmplant takılmadan önce yapılan hazırlıklar sonucunda başlanacak olan tedavi için acele edilmelidir. Ağız bakteriler için hemen çoğalmaya uygun olan bir yapı olduğundan hijyenik ortamı kaçırmadan işlem başlamalıdır.

İmplant Tedavisi Sonrası Neler Oluyor?

implant-tedavi-implant-implant-nasil-yapilirHasta tercihine göre genel ya da lokal anestezi ile başlayan tedavi süreci uzun sürecektir. Olmayan diş yerlerine vidalar yerleştirilerek damağınızın vidalarla uyumu beklenir. Bu zamanda hasta ve doktor sürekli iletişim halinde olmalıdır. Gerekli diş yuvalarına yerleştirilen vidalar bazen damağınızla uyum sağlamaz ve damak vidayı geri atar. Bu durumda işlem tekrarlanmalıdır. Kökleri oluşturulan dişler ölçüleri tam tasarlanarak vidaların üzerine yerleştirilir. Acılı ve kanlı olacak olan bu işlemlerde hasta çok sakin ve sabırlı olmalıdır. Alt ve üst çenenin farklı sürelerde vidalarda uyumu sağlanır. Çene kemiğine kaynayan vidalar üzerine yapılan dişler ancak üç dört ay süren bir zamanda belli olur. Gereken izlenimler sonrasında asıl kullanacağınız dişleriniz vidalar üzerine yerleştirilebilir.

Üç ila altı ay sürecek olan implant tedavi süresince dişlerini son derce iyi bakarak temizlemesi gereken hastalar ağızlarının mikrop kapmaması için doktorunun vereceği tavsiyeleri mutlaka yerine getirmelidir. Bu süreçte implantlar çene kemiğine uyum sağlayana kadar yediklerine ve içtiklerine dikkat etmelidirler. Süreci sağlıkla atlatan kişiler artık ömürlerinin sonuna kadar yaptırdıkları dişlerinden asla şikâyetçi olmayacaklardır.

Banyo Öncesi Cilt Bakımı Nasıl Olmalıdır?

Gün sonu keyfi yapmaya hazır mısınız? Yüzünüzü ferahlatıp, sıkılaşmasını ve canlanmasını sağlamak için muhteşem bir maske paylaşacağız şimdi sizlerle…

Kil Maskesi Uygulaması

İster hazır krem gibi olanlardan isterseniz toz olarak aldığınız kili suyla karıştırıp sürülebilecek kıvama getirerek kullanabilirsiniz. Şöyle yapıyoruz; banyodan önce yüzümüz de makyaj varsa özellikle güzelce yıkıyoruz ki maskemiz etkili olsun. Sonra maskeyi yüzümüze, boynumuza daireler halinde sürüyoruz bu hem kan dolaşımını hızlandırır hem de maskenin cilde güzelce geçmesini sağlar. 15-20 dakika bekledikten sonra yıkayabiliriz. Banyodan sonra mümkünse kayısı ya da havuç yağı ile yoksa da nemlendirici krem ile masaj yaparsak farkı görürüz.

Kil Maskesi Uygulamasından Sonra Ne Yapılmalı?

Peki sadece yüzümüze mi bakım yapalım, tabi ki hayır. Banyodan önce bacaklarınızı kahve telvesi ile güzelce ovun, hem yumuşatır hem de selüliti önler. Bunun dışında limon, tuz ve zeytinyağını istediğiniz miktarda karıştırıp ellerinizi ve ayarlarınızı ovarsanız ölü deriyi attığını, sıcak suyunda etkisiyle yumuşayıp daha sağlıklı bir görünüme ulaştığını fark edeceksiniz. Son olarak tüm vücudunuza havuç yağı sürün, masaj yaparak yedirin 10-15 dakika o şekilde bekleyin böylece hücreleriniz tüm yağı emsin. Banyoda köpüklenirken köpüğün eskisi gibi olmadığını, daha az olduğunu göreceksiniz bu doğru yolda olduğunuza işarettir.

Duştan sonra mutlaka doğal yağlarla ya da kremlerle vücudumuza nem kazandırmamız gerekir. Bunu yapmazsak kuruluktan gerilen cildimiz pul pul dökülmeye başlar ki bu görüntü hiç hoşunuza gitmeyecektir. Unutmayın doğru yolla ve doğru malzeme ile yaptığınız bakımdan doğru sonuç alırsınız.

Saçlarınız Artık Eskisinden Daha Güzel

Şampuan reklamlarında gördüğümüz o ışıltı ve canlı saçlar, herkesin hayalleri arasın yer almaktadır. Görkemiyle ve canlılığıyla baş döndüren dolgun saçları kim istemez ki ? Kuaförlerde veya diğer saç bakım salonlarında geçirdiğiniz saatler ve harcadığımız paralar yerine doğal yöntemler ile bu güzel ipeksi saçlara kavuşabilirsiniz. Üstelik bunu yapmak için buzdolabını biraz kucaklayıp evdeki malzemeler ile yapabilirsiniz. Hem kimyasal maddelere bulamayacağınız hem de evde kendiniz kolayca yapabileceğiniz doğal saç bakım maskeleri sizlere en kolay yöntemleri sunuyor.

Güzel göz alıcı saçlar için ilk yapmanız gereken işlerin başında tabi ki düzenli ve sağlıklı beslenmek geliyor. Bunun ardından evde yapabileceğiniz kolay maskeler ile herkesi saçlarınıza hayran bırakacaksınız. Kim bilir belki de reklamlarda gördüğümüz o saçlarıyla herkesin dengesini bozup düşüren kadın siz olabilirsiniz. Bunu yapmak o kadar zor değil sadece evdeki yumurtayla zeytinyağıyla kolayca hazırlayacağınız maskeler bunu yapmanız için yeterli olacaktır. Çünkü protein bakımından son derece zengin olan yumurta ihtiyaç duyduğunuz tüm vitaminleri size sağlayacaktır. Böylece yıpranmış mat saçlarınıza sadece bir yumurta ile kurtarmış olacaksınız. Üstelik bu yöntem ile saç bakımı yapmak çok kolay. Bir yumurtayı kırın ve çok iyi çırpın köpük köpük olsun ardından bunu nemli saçınıza uygulayın ve yarım saat bekletip yıkayın. Göreceksiniz ki saçlarınız harika şekilde eski parlaklığını kavuşacaktır. Parlaklık için duş aldıktan sonra saçınızın son yıkama suyuna ekleyeceğiniz bir iki damla elma sirkesi ışıltıya ışıltı katacaktır. Bu şekilde evdeki malzemeler ile bakımınızı yapacak ve hem zaman hem para tasarrufu sağlamış olacaksınız. Bunun için saç bakım kremlerine de ihtiyacınız yok.

Saç dökülmeleri ve kepeklenmenin başlıca nedenleri arasında yer alan, düzgün durulamamak, saç diplerinin köpüklü veya jöleli kalması gözenekleri tıkayıp bu sorunlara neden olmaktadır. Bunun önüne geçmek için yine doğanın bizlere sunmuş olduğu doğallıktan yararlanacağız. Bunun için durulama suyuna yani yaklaşık bir litre suya yarım bardak elma sirkesi ekleyin ve bu suyla saçınızı durulayın. İlk başta saçınız sirke kokabilir endişelenmeyin sirkenin uçucu özelliği olduğu için kısa sürede koku yok olacaktır. Ayrıca saç bakım ve onarımı için karbonat da bir mucizevi bitkidir. 1 litre suya 1 yemek kaşığı karbonat ekleyin ve karıştırın saçınızı bu suyla durulayın. Güçlü ve sağlıklı saçlara sahip olmak bu kadar kolaydır.